iletişim

umit@umitalan.net
twitter.com/umitalan

Perşembe, Aralık 10, 2009

TÜRKİYE'YE HUZUR VERECEK YAZARLAR LİSTESİ

BU HAFTAKİ BİRGÜN YAZIM:

Başbakan Erdoğan’ın köşe yazarları hakkındaki açıklaması malum. Üzerine bir çok yazı yazıldı. Herkes kendince bir cevap yetiştirdi. Ancak bu toz duman içinde “köşe yazarları az yazsa burası daha huzurlu bir ülke olur” diyen Erdoğan’ın bile çok yazmasını isteyeceği bir takım köşe yazarları dikkatimi çekti. Başbakan Erdoğan’ın sözlerini az çok haklı bulup, ona dostane tavsiyeler vermek isteyen bu yazarlar, huzurumuzun teminatı gibiydiler adeta! Huzurumuzu daim etmek için bazılarını Köşe Vuruşu’nda ağırlamak istiyorum izninizle. İnternet gazeteciliği jargonuyla söylemek gerekirse işte, o yazarlar ve işte o tavsiyeler:

EMRE AKÖZ
Çoğumuz sokakta top oynadık. Sokakta top oynamanın kendine has bazı kuralları vardır. Bir defa topun sahibi kimse günün kralı odur. Tüm yeteneksizliğine rağmen baş tacı edilir ki, oyun devam etsin. Gelgelelim ondan daha sinir bozucu olan topun sahibinin yancısı olan çocuktur. Açıkçası Emre Aköz’ün AKP iktidarındaki performansı bana hep topun sahibinin yanındaki çocuğu anımsatıyor. Bu olayda da öyle. Başbakan Erdoğan’ın köşe yazarlarına fırçasını elbette haklı buluyor ve bunu “onun hedefinde ne tür bir zevatın olduğunu tahmin edebiliriz” diye açıklıyor Aköz. Onun, Başbakan’ına en büyük tavsiyesi “bunlarla uğraşmaya değmez” şeklinde. Başbakan’ına tatlı tatlı kızıyor ve sen bunlara laf ettikçe bunlardan kahraman yaratıyorsun demeye getiriyor. Hızını alamayıp Başbakan’ın bu sözüne cevap verecek köşe yazarlarını da peşin peşin ‘sümüklü’ ilan ediyor. Emre Aköz her gün bir değil, iki kez yazmalı ve huzurumuzu artırmalı bence.

MEHMET BARLAS
Daha önce Köşe Vuruşu’nda “Her iktidar koşulunda tam performans” sloganıyla övgüde bulunduğum Barlas, biraz temkinli olmakla beraber, Başbakan’a destek çıkmayı ihmal etmiyor. Bir açıdan bakınca Başbakan’ın tutumunu yanlış bulan Barlas, doğru olan bir açıyı da elbette buluyor ve huzur veriyor. “Yedi yıldır Başbakan olduğuna göre, onun yanlışlarının ve doğrularının da kendince bir hesaba dayalı olduğunu kabul etmemiz gerekiyor” diyerek doğru bulduğu tarafı açıklıyor Barlas. Yani Barlas’ın mantığına göre, Erdoğan yedi değil onyedi yıl Başbakan olsa tamamen haklı çıkabilir. Öte yandan onca yıllık tecrübesiyle, yandaşlardan değil de, muhaliflerden gelecek övgünün önemli olduğunu da biliyor. O yüzden Başbakan’a keşke böyle deyip ılımlı muhalifleri de kızdırmasaydın tavsiyesi veriyor.

SALİH TUNA
İncelediğim diğer isimler kadar önemli olmasa da Salih Tuna diye biri var. Şu aralar yazarlığını Mehmet Yakup Yılmaz’ın üzerine kurmuş durumda. Ama Başbakan’ın sözleriyle başlayan tartışmada da söz almadan durmadı elbette. Başbakan’ın azarını haklı bulmadığını söylemesine rağmen Mehmet Tezkan’ın Başbakan’ın sözleri karşısında utanması gerektiğini söylediği bir yazı yazdı ve kendisiyle çelişkiye düştü. Başbakan bir yazarı ya da yazarları azarlayacak, o yazar da utanıp susacak. Tuna’nın düşüncesi böylesine net. Salih Tuna’nın bu olaydan evvel, başta Mehmet Yakup Yılmaz olmak üzere Başbakan’ına demokrasi dersi vermeye çalışan yazarları aşağılamayı ihmal etmediğini de unutmayalım. Aslında ortalıkta Salih Tuna – Mehmet Yakup Yılmaz polemiği olmasa ve Yeni Şafak’ın Mehmet Yakup Yılmaz’ı kim deseler, bir an bile tereddüt etmeden Salih Tuna derdim, çünkü birbirlerine bu yazının konusu olmayan pek çok sebeple çok benziyorlar.

Ayrı başlıklarla incelediğimiz yazarlarla birlikte, “başbakanı haklı bulmuyorum ama” makamını tutturan başka yazarlar da var. Fehmi Koru, Ahmet Kekeç gibi isimler başbakanın bu söylemini yanlış bulmakla birlikte bunlar da hiç mi hak etmiyor civarında düşünüyorlar. Bir de mesele hakkında yazı yazmayıp şaşırtanlar var. Ekrem Dumanlı ve Akif Beki mesela. Oysa Ekrem Dumanlı, gazetecilik dersi verdiği yazılarından birini bu tartışmaya ayırabilirdi. Görmezden geldiyse bir bildiği vardır elbette. Ama onun yerine bir liste çıkarma işi de bize düştü işte. Gelelim Akif Beki’ye. Ben şahsen, bütün köşe yazarları Akif Beki olsa Türkiye’nin çok huzurlu bir yer olacağını düşünüyorum! Erdoğan’ın hayalindeki Türkiye, herhalde tüm köşelerinde Akif Beki’nin yazdığı bir Türkiye. Orası öyle bir ülke ki, o ülkenin hem sağ, hem de sol beki Akif Beki. Eğer ‘iyi bir köşe yazarı olursanız,’ siz de o ülkeyi görebilir, Akif Beki gibi huzuruna huzur katabilirsiniz.

Hiç yorum yok: